İHKİB Başkanı Hikmet Tanrıverdi Türkiye’den alım yapan küresel ölçekteki 20’ye yakın hazır giyim grubunun temsilcileriyle bir araya geldi. Alım gruplarının temsilcileri ile gelecek planlarını değerlendiren Hikmet Tanrıverdi, hazır giyim sektörü olarak ara vermeden yatırıma, üretime ve ihracata devam ettiklerini vurguladı. Tanrıverdi, “Uluslararası iş ortaklarımızla çok daha güçlüyüz. Onların da yakından takip ettiği gibi iş süreçlerimiz aksamadan sürüyor, taahhütlerimizi kesintisiz yerine getiriyoruz” dedi.
İstanbul Hazırgiyim İhracatçıları Birliği (İHKİB), uluslararası pazarlarda oluşturulmak istenen olumsuz Türkiye algısını kırmak için harekete geçti. Türkiye’den yılda yaklaşık 4 milyar dolar alım yapan küresel ölçekteki 20 civarında hazır giyim devinin temsilcileri İHKİB Başkanı Hikmet Tanrıverdi’nin ev sahipliğinde bir araya geldi.
Hikmet Tanrıverdi, toplantıda yaptığı konuşmada, dünyanın en önemli üreticilerinden olan Türk hazır giyim sektörünün alım gruplarıyla birlikte çok daha güçlü olduğunun altını çizerek, işbirliklerini her platformda zenginleştirmeye çalıştıklarını söyledi.
Yaklaşık 4 milyar dolarlık alım yapan küresel grupların Türk hazırgiyim endüstrisi için vazgeçilmez öneme sahip olduğunu anlatan Tanrıverdi, Türkiye’nin 17 milyar dolar ihracatla dünyanın yedinci, AB’nin ise üçüncü büyük tedarikçisi konumunda bulunduğunu ifade etti.
Hazır giyim ihracatı 7 ayda yüzde 3.4 arttı
Tanrıverdi, küresel pazarlardaki sıkıntılara rağmen 2016’nın 7 aylık bölümünde geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 3,4 artış ihracat artışı gerçekleştirdiklerini, yükseliş trendinin ağustosun ilk yarısında da devam ettiğini bildirdi.
7 ayda 10 milyar doları bulan ihracatın yılsonunda 18 milyar dolara ulaşacağını söyleyen Tanrıverdi, rakamların yüzlerini güldürdüğünü vurguladı. Hikmet Tanrıverdi, sektörel ihracatın yüzde 72-73’ünün AB ülkelerine yapıldığını, 2017’nin 7 aylık diliminde bu ülkelere ihracatta yüzde 2,3 artış kaydedildiğini ifade etti. Söz konusu dönemde özellikle İspanya, Polonya ve Danimarka’ya ihracatta kaydedilen büyük artışa dikkat çeken Tanrıverdi, Türk hazır giyim endüstrisinin Avrupa’da güçlü konumunu sürdürdüğünün altını çizdi.
“Hız, kaliteli işçilik ve çevreye saygı ile rakiplerimizden ayrışıyoruz”
Türkiye ekonomisinin parlayan yıldızı hazır giyim sektörünün geleceğini kurguladıklarını belirten Tanrıverdi, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Dünyanın ikinci büyük hazır giyim ithalatçısı konumundaki AB başta olmak üzere küresel pazarlardaki bu başarımızın ardındaki en önemli faktörler; hızlı hareket edebilme kabiliyeti, kısa termin ve kaliteli işçilik. Çevre, insan ve çalışma koşullarına gösterdiğimiz saygı ve uyumu da Türk hazır giyim sektörünü rakiplerinden ayrıştıran özellikler olarak sıralayabilirim. Diğer taraftan Türkiye her zaman, her dönemde ve bütün siparişlerde öncelikli çözüm ortağı olarak öne çıkıyor. Türk hazır giyim sektörünün gücünde ve başarısında paydaşları ile yakın diyalogunun da büyük etkisi var. Alıcılarımızla ve müşterilerimizle sektörün bugününü, geleceğini, hatta 2030’ları konuşup çözüm parametrelerini birlikte oluşturuyoruz. Bu paylaşımlardan önemli dersler çıkarıyor, hızla faaliyet planlarımıza yansıtıyoruz. Bugün burada Türkiye’den yılda yaklaşık 4 milyar dolarlık alım yapan büyük markaların temsilcileri ile bir aradayız. Güçlü bir şekilde yine aynı masa etrafındayız ve el ele verip Türkiye ekonomisinin parlayan yıldızı hazır giyim sektörünün geleceğini kurguluyoruz.”
“Çözüm ortaklarımızın beklenti ve talepleri bize ışık tutuyor”
Sektörün geleceğini planlarken çözüm ortaklarının beklenti, talep ve önerilerinin kendileri için yol gösterici olduğunu, ışık tuttuğunu vurgulayan Tanrıverdi, dönemsel geçici bir takım sıkıntılar olsa bile emin adımlarla geleceğe yürüdüklerini söyledi. Bu yürüyüşte hükümetin desteğini de her zaman yanlarında hissettiklerini bildiren Tanrıverdi, tasarım, Ar-Ge ve yatırım teşviklerinin, ihracatçıya yeşil pasaport verme hazırlığının motivasyonlarını daha da arttırdığını ifade etti. Türkiye’nin dünyanın 10 büyük ekonomisinden biri olma hedefini hatırlatan Tanrıverdi, sözlerine şöyle devam etti:
“Ekonomimiz, sarsıntılara karşı dayanıklılığını kanıtladı”
“İçeride ve dışarıda yaşanan sarsıntılar karşısında dayanıklılığını ve gücünü kanıtlayan Türkiye ekonomisi, bu büyük hedefe ulaşmak için emin adımlarla yoluna devam ediyor. Hazır giyim başta olmak üzere ülke ekonomisine öncülük eden tüm sektörler, yatırımlarına ara vermeden hatta yeni yatırımlar planlayarak gücünü ortaya koyacak. Uluslararası iş ortaklarımızla çok daha güçlüyüz. Onların da çok yakından takip edip bildiği gibi üretim ve ihracat süreçlerimiz aksamadan sürüyor, taahhütlerimizi kesintisiz yerine getiriyoruz.”
Türkiye’nin sanayi alanında yeni bir dönüşüme hazırlandığını vurgulayan Tanrıverdi, bu sürecin hazır giyim sektörüne yansımalarının paydaşları için de fırsat kapıları aralayacağını vurguladı.
“Ruble ile ticaret ihracatımızı ikiye katlar”
Hikmet Tanrıverdi, bir soru üzerine Ruble ile ticaretin, Türkiye’nin Rusya’ya ihracatını iki katına çıkarabileceğini söyledi. Tanrıverdi, “ Biz bu yönde bir çalışma yapılmasını ve ihracatın en azından belli bir bölümünün Ruble ile gerçekleştirilmesini uzun zamandır istiyor ve bekliyoruz. Bu konuda Merkez Bankası’nın devreye girmesi gerekiyor” dedi.
Esra Ercan: Eylülden sonra işler düzelir
Toplantıya katılan gruplardan Spring Near East Manufacturing Türkiye Müdürü Esra Ercan ise yabancı alıcıların terör olaylarını gerekçe göstererek birkaç aydır Türkiye’ye gelmek istemediğini söyledi. Yabancılar gelmediği için kendilerinin bavulu alıp yurt dışına gittiklerini anlatan Ercan, “Onlar buraya geldiklerinde üç yerine beş alabiliyorlardı. Biz kısıtlı malzeme ile gittiğimizde kısıtlı satış imkânı buluyoruz. Eylül’den sonra işlerin düzelmesini bekliyorum” diye konuştu.
