JLL Türkiye Başkanı Avi Alkaş, Linkedln’de, küresel salgından sonrasının neler getireceğine dikkat çeken bir paylaşımda bulundu. “Corona dersleri bizi farklı ve yenilikçi bir çalışma düzenine evirecek” diyen Alkaş, 2020’nin bir değişim yılı olacağını vurguladı.
“Hepimiz zorunlu bir re-kreasyon döneminden geçiyoruz… Kendi içerisinde hepimiz için hem maddi hem de manevi zorlukları olan bir süreç. Benim gibi 365 günün neredeyse 200 gününden fazlasını uçaklarda ve seyahatlerde geçiren bir insan için tam anlamıyla bir “durma” oldu. Dururken aynı zamanda pek çok şeyi de yeniden ve farklı açılardan düşünme zamanı… Bu dönem sona erdiğinde hayatımızın nasıl olacağına ilişkin olarak herkes merak içerisinde. Bir görüş hiçbir şeyin eskisi gibi olmayacağını savunurken; bir görüşte aynı hızla eski hayat hızımıza döneceğimizi savunuyor. Ben de bu sorunun bir bölümü için geçtiğimiz gün Bloomberg HT’de Finans Merkezi programında Sevgili Açıl Sezen’in programına bağlandım: “Ofisler, kiralar Corona sonrası nasıl olacak?”
Mevcut durumda pek çok şirket ilk şok ile birlikte zorunlu olarak home office’i efektif kılacak IT alt yapılarını, bilişim donanımlarını evden çalışma düzenlerini hızlıca hayata geçirdi: Zoom, Teams gibi görüntülü toplantı programları, bu trafiği kaldıracak server düzenlemeleri, bulut altyapıları ve dijital dönüşüm çalışmaları yapıldı. Belki de bugüne kadar pek çok şirketin söylemlerinde yer alan “buluta geçtik” i tam anlamıyla gerçekleştirdik, ‘Dijital Dönüşüm’e ciddi adımlarla giriştik. İnsan kaynakları tarafında da şirketler çalışan motivasyonunu artıracak yeni yöntemler bulmak durumunda kaldı. Webinar’lar, online eğitimler, online is dışı aktiviteler ve bunlara yönelik platformlar da öncelik kazandı. Peki ya Corona sonrası…
İlk olarak Corona şoku sonrasında home office (EvOfis)’in yerini hibrid ve esnek yapılanmaya bırakacağını düşünüyorum. Diğer bir deyişle yeni çalışma dünyamız, JLL’nin global araştırmalarının da uzun zamandır üzerinde durduğu ‘Flex Alanlar’ olacak. Bunun yanı sıra Covid19 sonrasında yaşanacak yalnızlaşma süreci yerini daha efektif birlikte çalışma yöntemlerine bırakacak. Kurumsal ve bireysel taleplere yönelik tüm hizmetlerin sunulduğu, çalışanların evlerine daha yakın çalışabilecekleri sosyal alanlara, “hub”lara yönelim göreceğiz. Paylaşımlı toplantı mekanlarında toplantı altyapıları ve donanımları da önem kazanacak. Teknolojik donanımı, IT ve giriş çıkış güvenliği olan ama aynı zamanda da yeşil ofis ve sürdürülebilirliğe yönelik, havalandırması ve sterilizasyonu yüksek, açık hava ile teması olan, çalışan motivasyonunu artıran ‘flex yapılara’ geçiş yaşanacak. Çalışma mekanları ve zamanları değişecek.
Diğer yandan gelişen teknoloji ile, uzun seyahat süreleri ile ofise gelen çalışanların ve toplantı için şehir ya da ülke değiştirmeyi gerektiren çalışmaları, yeni hızlı ve görüntülü teknolojik uygulamalarla, azami zaman ve gider tasarrufu gözeten farklı kullanımlara itecek. Sosyal varlık olan insanlar beraber çalıştıkça tabii ki daha üretken olsalar da bu tip uygulamalara daha ilgisiz kalmış geleneksel ve muhafazakâr şirketlerin de önümüzdeki günlerde daha verimlilik ve teknoloji yönünde adımlar atacağını ön görebiliriz. Hiç şüphe yok ki, Corona dersleri bizi farklı ve yenilikçi bir çalışma düzenine evirecek.
Sonuç olarak sevgili dostlar, şu aralar sosyal medyada dolaşan pek çok videonun da söylediği gibi 2020 bir değişim yılı olacak. Yeniden başlamak, yeniden yeni uygulamaları yaratmaya girişmek için İnşAllah bu dönüşümü, hep birlikte evde kalarak, bu zorunlu re-kreasyon sonrasında sağlığımız yerinde, yenilenmiş ve bilenmiş olarak karşılama fırsatlarını oluştururuz…”
