Türk moda sektörünün öncü kuruluşu Koton, daha iyi bir dünya hedefine katkı çalışmalarını bundan böyle ‘Yaşama Saygı’ başlığı altında yürüteceğini açıkladı. Koton, bugüne kadar hayata geçirdiği sürdürülebilirlik çalışmalarından güç alarak ve Birleşmiş Milletler Sürdürülebilir Kalkınma Amaçları’nı rehber alarak iş stratejileriyle uyumlandırdığı gelecek dönem sürdürülebilir yaşam taahhütlerini, Yaşama Saygı Manifestosu ile kamuoyuna duyurdu.
Eşzamanlı olarak Better Cotton Initiative (BCI) üyeliğini de açıklayan Koton, Türkiye’den bu üyeliği gerçekleştiren ilk marka olarak yeni dönem çalışmalarına güçlü bir başlangıç yaptı. Koton Yönetim Kurulu Üyesi ve Sürdürülebilirlik Komitesi Başkanı Gülden Yılmaz, ‘Yaşama Saygı Manifestomuz ile dünyaya, topluma, insana ve işe saygı esasıyla sürdürülebilirlik yolculuğumuzdaki gelişim aşamalarımızı tüm paydaşlarımızla paylaşmayı taahhüt ediyoruz. Yeni döneme Better Cotton Initiative üyeliği ile girmemiz ise bu yoldaki kararlılığımızın önemli bir göstergesidir’’ dedi.
Moda ve trendler konusunda sektörün öncü markası Koton, sürdürülebilir yaşam taahhütlerini ‘Yaşama Saygı Manifestosu’ ile açıkladı. Koton’un Yaşama Saygı yaklaşımı Birleşmiş Milletler Sürdürülebilir Kalkınma Amaçları’nı rehber alıyor ve iş stratejilerini “saygı” odağında sürdürmeyi taahhüt ediyor. Sürdürülebilirlik çalışmalarını dünyaya, topluma, insana ve işe saygı esasında yürüteceğini açıklayan marka, yeni döneme Better Cotton Initiative (BCI) üyeliğiyle adım atarak, sürdürülebilirlik alanında ilerleme kararlılığını ortaya koydu.
Koton, Better Cotton Initiative üyeliği ile pamuk üretiminde sürdürülebilir tarım ilkelerinin uygulanmasına destek vermeyi taahhüt eden ilk Türk markası oldu. Marka, üyeliğin birinci yılı tamamlandığında, (Kasım 2021) tüm pamuk içeren ürünlerinin yüzde 10’unu ve 5 sene içinde pamuk içeren ürünlerinin yüzde 60’ını BCI standartlarına uygun olarak tedarik etmeyi hedefliyor.
Dünyanın geldiği bugünkü noktada iş dünyasında sürdürülebilirlik bakış açısının bir tercih değil, bir zorunluluk olduğunu belirten Koton Yönetim Kurulu Üyesi ve Sürdürülebilirlik Komitesi Başkanı Gülden Yılmaz, Koton olarak sürdürülebilirliği markanın varoluşuna anlam katan bir ana çerçeve olarak kabul ettiklerini ifade etti. Yaşama Saygı Manifestosu’nda da Dünyamıza Saygı, Topluma Saygı, İnsana Saygı ve İşimize Saygı olarak sıralanan dört temel alanın Koton’un sürdürülebilirlik çalışmalarının omurgasını oluşturduğunu belirten Gülden Yılmaz, ‘’Kurulduğumuz ilk günden bu yana daha iyi bir dünyaya katkı hedefiyle çalıştık. Şimdi geçmişimizden aldığımız güçle, geleceği sürdürülebilirlik öğretisi odağında şekillendirmek ve somut adımlarla sektörümüze bu alanda da ilham vermek istiyoruz’’ dedi.
Yaşama Saygı ürünleri raflardaki yerini aldı
Gelecek kuşaklara yaşanabilir bir dünya bırakma sorumluluğuyla hareket eden Koton, sürdürülebilirlik yaklaşımını mağazalarındaki ürünlerine de yansıtarak, ‘Yaşama Saygı’ ürünleriyle önemli bir başlangıca imza attı. Marka, dünyaya bıraktığı izlerin etkilerini azaltmak için bu yılki sonbahar kış koleksiyonlarında sürdürülebilir iplik, sürdürülebilir kumaş gibi hammaddelerin yanı sıra sürdürülebilir teknolojiler kullandı. Organik, geri dönüştürülmüş rejenere iplik ve kumaşlar, pet şişelerden üretilmiş iplikler ve doğa dostu teknolojilerle hazırlanan yeni sezon tasarım ve koleksiyonları 2020-2021 sonbahar kış sezonunda tüm Koton ürünlerinin yüzde 6’sını oluşturuyor.
Daha az su tüketen yıkama sistemleri ve dünyaya zararsız kimyasallarla üretilen denimler de Yaşama Saygı ürünleri içinde önemli bir yer tutuyor. Bebek, çocuk ve genç koleksiyonlarında organik pamuklu ürünlerin oranı ise yüzde 15 seviyelerine ulaşıyor. Sürdürülebilir ipliklerde konfor özelliği öne çıkan ürünler özellikle pijama ve ev giyimi kategorilerinin yaklaşık yarısını oluşturuyor. Markanın geri dönüştürülmüş ipliklerden üretilmiş dantellerle hazırlanan iç çamaşırı koleksiyonu, organik ve eko friendly ipliklerle üretilmiş ürünlerle birlikte müşterileriyle buluşacak.
Koton, dünyadaki sağlıklı ve rahat giyim trendine paralel olarak, özel işbirlikleriyle hayata geçirdiği özel koleksiyonlarında da sürdürülebilir ürünlerin payını artırdı. Arzu Sabancı for Koton koleksiyonunda öne çıkan pek çok parça Yaşama Saygı ürünlerinden oluşuyor. Sürdürülebilir ipliklerden dokunmuş ürünler, organik pamuktan desenli elbiseler, eşofman takımları, kazaklar, şık bluzlar ve pijamalar Koton’un Yaşama Saygı ürünlerinin geniş bir alana yayılan ürün çeşitliliğini gösteriyor.
Ebru Şallı Loves Koton Sport 2020/21 Sonbahar-Kış sezon koleksiyonunda da geri dönüştürülmüş ürünler ve sürdürülebilir ipliklerden dokunmuş spor kıyafetler ön plana çıkarıldı. “Koleksiyonda, Yaşama Saygı” mottosu çerçevesinde çevre dostu, organik pamuktan sweatshirtler, tshirtler, taytlar ve eşofman takımları yer alıyor.
Etki gücü yüksek toplumsal katkı projelerine devam
Toplulukları güçlendirmeyi öncelikli sorumluluklarından biri olarak gören Koton, yeni dönemde topluma katkı projelerini ‘Topluma Saygı’ başlığı altında toplayacak. Koton geçmişten bugüne özelikle toplumsal cinsiyet eşitliği ve kadının güçlendirilmesine yoğunlaşan proje ve uygulamalara öncülük ediyor. Birleşmiş Milletler Sürdürülebilir Kalkınma Amaçları doğrultusunda, GAP İdaresi Başkanlığı, UNDP teknik desteği ve ÇATOMlar aracılığıyla yürütülen Koton El Emeği Projesi, Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nde kadınların ekonomik ve sosyal hayata katılımını artırmak hedefiyle başlatıldığı 2016 yılından bu yana, kapsamı genişletilerek büyüyor. TSKB ve AFD desteğiyle ve Escarus’un danışmanlığında hayata geçirilen Eşitiz Projesi, kadınların iş hayatına kademeli bir başlangıç yapmasına olanak sağlayan Ev Kadınları Projesi gibi toplumsal ölçekli çalışmalara ek olarak, Koton bünyesindeki uygulamalar da toplumsal cinsiyet eşitliği alanında dönüşüm yaratacak aksiyonlar içeriyor.
İnsan odağında “güven” taahhüdü
Koton, Yaşama Saygı Manifestosu’nda ‘İnsana Saygı’ başlığı altında insan sağlığı, güvenliği ve mutluluğunu önceliklendirerek müşterileri, çalışanları, tedarikçileri ve tüm paydaşlarıyla güven temelli ilişkiler tesis etmeyi taahhüt ediyor. İnsanlara kendilerini ifade edecekleri ve kendilerini içinde daha iyi hissedecekleri ürünleri sunarken tüm çalışanlarıyla birlikte insan odağından kopmamayı, öğrenmeyi ve paylaşmayı temel değerler olarak benimsediğini açıklıyor.
Daha iyi, daha yenilikçi ve daha dijital bir ortama katkı sunacak
Koton, ‘Yaşama Saygı Manifestosu’nda ‘İşimize Saygı’ başlığı altında insan sağlığı ve güvenliği için mücadele, toplumsal cinsiyet eşitliği ile ilgili çözümler ve dünyaya bırakılan izlerin etkilerinin azaltılması gibi konularla birlikte, verimlilik esaslı ve kârlılığı da göz ardı etmeyen bir iş yapış biçimini kabul ettiğini beyan ediyor. Marka; tüketicilerin değişen alışkanlıkları ve beklentilerine odaklanarak, rekabette önde olmayı ve kârlılık sağlamayı sürekliliğinin teminatı olarak gördüğünü açıklıyor.
Koton, BCI (Better Cotton Initiative) Üyesi ilk Türk markası
Dünya çapında milyonlarca çiftçinin daha sağlıklı koşullarda pamuk üretmesini sağlamak için oluşturulmuş, kar amacı gütmeyen bir program olan Better Cotton Initiative (BCI) üyesi ilk Türk markası olan Koton, bu üyelikle, pamuk üretiminde sürdürülebilir tarım ilkelerinin uygulanmasına destek veriyor.
‘Better Cotton’ sadece pamuğun kalite sürecinin değil aynı zamanda üretiminin de çevreye, çalışana ve insana saygılı bir şekilde yürütülmesine olanak sağlayan bir süreci ifade ediyor.
BCI, pamuk üretimi yapan milyonlarca çiftçiye, hem kendi üretim süreçlerinde verimlilik sağlamak, hem daha az su ve daha az zararlı kimyasal kullanarak gezegenimizi korumak konusunda rehberlik ediyor. BCI tarafından verilen eğitimler, sürdürülebilir pamuk üretim yöntemleri, suyun verimli kullanılması, toprağın sağlığı ve doğal yapısını korumak, üretim süreçlerinde adil, dengeli ve kapsayıcı bir işleyiş kazandırmak gibi çok boyutlu bir fayda döngüsü yaratmayı hedefliyor.