Metro Toptancı Market, gıda kayıp ve atıklarının önlenmesi ve milli kaynak israfının son bulması için, Türkiye’nin önde gelen restoran ve şeflerinin katılımıyla Metro Gıda Hareketi’ni başlattı. Kamuoyunda ve sektörde gıda kayıp ve atıkları konusunda duyarlılık yaratmayı amaçlayan Metro Gıda Hareketi kapsamında, Restoran Haftası 2017 boyunca farklı etkinlikler, videolar ve tadımlar ile şeflerin ve işletmelerin gıdanın israf olmaması için verdikleri tavsiyeler farklı kanallardan on binlerce tüketiciyle paylaşılacak.
Türkiye’de her yıl üretilen 49 milyon ton meyve ve sebzenin yüzde 25 ila 40’ı arasında değişen miktarı ya üretim ve dağıtım zinciri aşamasında kayba uğruyor ya da satış ve tüketim aşamasında atık haline dönüşüyor. TÜBİTAK araştırma verilerine göre; en iyimser tahminle kayba uğrayan ürün miktarı, 11,6 milyon ton. Bu da yıllık yaş sebze-meyve ihracatımızın tam 4 katına karşılık geliyor. Türkiye’de sebze-meyve ticareti 100 milyar TL civarında bulunuyor, bu miktarın en az 25 milyarlık bölümünün atık ve kayıp olduğu hesaplanıyor.
Bu kaynak israfını önleyerek ticari değer yaratan çalışmalar yapan Metro Toptancı Market, önce TÜBİTAK iş birliğiyle gerçekleştirdiği bir araştırmayla konunun bilimsel boyutunu gündeme getirdi. Metro şimdi de gıda atık ve kayıplarının en yoğun yaşandığı ev dışı tüketim sektöründeki restoranlar ve şefleriyle gücünü birleştirerek, Metro Gıda Hareketi’ni başlattı.
Türkiye’nin tek gastronomi festivali niteliğini taşıyan ve Gastronomi & Pazarlama Danışmanlık Firması Dude Table tarafından bu yıl sekizinci kez düzenlenen Restoran Haftası’nda bu büyük hareketi başlatan Metro, Türkiye’nin önde gelen restoranlarından temsilci ve şeflerin katılımıyla Gastronometro’da bir basın toplantısı düzenledi. Meyve ve sebzede yaşanan ağır kayıpları önlemek için TÜBİTAK ile birlikte fire nedenlerinin araştırmasının sonuçlarını paylaşan Metro Toptancı Market Genel Müdürü Kubilay Özerkan; “Yaptığımız araştırma, bize, kötü koşullarda tedarik edilen ürünün iyi koşulda tedarik edilene oranla 9 kat daha fazla atığa dönüştüğünü gösterdi. Yine araştırma sonucuna göre, yaşanan kayıpların en çok olduğu aşamaların paketleme ve nakliye olduğu ortaya çıktı. Bu araştırma bize gıda kayıp ve atıklarında da sürece bütünleşik bakmanın çok önemli olduğunu gösterdi. Zincirin tek bir halkası eksik kalırsa bu halkanın tüm zincire olan etkisi çok daha büyük oluyor. Tedarik zincirinin altı aşamasının iyi ve kötü koşul örneklemleriyle yapılan araştırma sürecinin sonucunda; kötü koşullarda tedarik edilen ürünün iyi koşulda tedarik edilene kıyasla 9 kat daha fazla atığa dönüştüğünü gözlemledik. Bunun yanı sıra iyi tedarik zinciri uygulamaları ile önemli miktarda ürünün kaybedilmesinin önüne geçilmesinin mümkün olduğunu gördük” şeklinde konuştu.
Metro, şefler ve işletmeciler ile güçlerini birleştiriyor
Metro olarak üretimden mutfaklara uzanan bütün bir tedarik zinciri süreci boyunca, tam ortada yer alan konumuyla kendilerini sorumlu hissettiklerini belirten Özerkan, sözlerini şöyle sürdürdü; “Üretici ve müşteriler arasında köprü rolümüz var. Üreticiden müşterinin tabağına kadar olan bütün zinciri göz önünde bulunduruyoruz. Zincirin her halkasını ve bir sonraki adımı düşünerek hareket ediyoruz. Gıda kaybını ve atıklarını azaltmada da önemli bir görevimiz olduğunu düşünüyoruz. Bu bakış açısıyla; Üretimle başlayan, tedarik zinciri adımlarıyla devam eden ve profesyonel mutfaklara ulaşan süreçte bugün yeni bir adım atıyoruz. Restoran Haftası 2017 kapsamında sektörün öncü restoranlarının şefleri ve işletmecileriyle güçlerimizi birleştiriyor, kamuoyunda gıda atık ve kayıpları ile ilgili bir farkındalık yaratmak istiyoruz.”
Üretimden Metro’ya, Metro’dan tüketiciye
Üretimden tarlaya olan süreçte milli kaynakların israf olmaması için, atık ve kayıpların en aza indirilmesi amacıyla tedarik zinciri ve satış koşullarının geliştirilmesi için projeler yürüttüklerini belirten Özerkan, doğrudan üretici ve üretici örgütleri ile çalışarak üreticileri eğittiklerini, kalite ve miktar açısından doğru ürünlerin üretilmesini, doğrudan üreticinin kazanmasını sağladıklarını belirtti. Üreticilere doğru hasat, taşıma, depolama, ilaçlama konularında da eğitimler vermeyi planladıklarını aktaran Özerkan: “Giderek artan sayıda ürünü doğrudan üretici birliklerinden tedarik ederek mağazalarımızda satışa sunuyoruz. Bu ürünler üretici birliğinin logosuyla tüketiciye sunuluyor. Reyonda bu ürünlerin diğer ürünlerden ayrışmasını amaçlıyoruz. Başta ‘Karacaköy Kalkınma Kooperatifi’ olmak üzere Tarım Kredi Kooperatifleriyle çalışıyoruz. Sınırlı Sorumlu Karacaköy Tarımsal Kalkınma Kooperatifi’nden coğrafi işaretli Malatya kayısısı tedarik ederken, Korkuteli Tarım Kredi Kooperatifi’nden Karyağdı armutu ve ayvası, Demre Tarım Kredi Kooperatifi’nden salkım ve kokteyl salkım, Beypazarı Bostancılar Üretici Örgütü’nden ise Beypazarı havucu tedarik ederek müşterilerimizle buluşturuyoruz.” şeklinde konuştu.
Ürünlerin Metro’dan tüketicilerle buluşmasına kadar geçen süreçte yapılabilecekler konusunda da bilgi veren Özerkan; işletmelerin ihtiyaçlarını doğru tespit ederek yapacakları planlı satın alma, atığı azaltacak doğru menü planlamasıyla ve estetik olarak tercih edilmeyen ancak tadı ve tazeliği yerinde olan ürünlerin daha sık kullanılmasıyla gıda kayıp ve atıklarının azaltılmasının mümkün olduğunu belirtirken, mutfakta ve mutfak sonrasında yaşanan gıda atıklarıyla ilgili şu bilgileri verdi: “Mutfakta en yüksek atık ön hazırlık ve pişirme kısımlarında oluyor. Soyma, doğrama gibi ön hazırlık ya da yanlış pişirme teknikleri nedeni ile servis edilemeyen, fazla pişirilen, porsiyonlama sırasında parçalanan gıdalar atık oluyor. Mutfaktan çıkan tabak müşteriye sunulduktan sonra da atık olabiliyor. Bu atığı azaltmak için müşterilerin bilinç düzeyinin ve farkındalığının arttırılması büyük önem taşıyor. Müşterinin yiyebileceği kadar sipariş vermesi, fazla gelen gıdayı paketletip yanına alması faydalı olacaktır.”
“Metro Gıda Hareketi çığ gibi büyüyecek”
“Profesyonellerin güçlü iş ortağı olmak hedefiyle çalışan bir şirket olarak, şimdi şeflerle de gücümüzü birleştiriyor ve Metro Gıda Hareketi’ni başlatıyoruz” diyen Özerkan, sözlerine şöyle devam etti: “Bu iş birliğiyle gıda kayıp ve atıklarını azaltabilecek örnek bir ticari model ortaya koyuyoruz. Restoran Haftası boyunca, restoranların ve şeflerin gıdanın israf olmaması için hayata geçirdiği uygulamaları, önerileri gözler önüne sereceğiz. Bu büyük harekete katılacak işletmelerle Metro Gıda Hareketi’ni anlatan videolar çekeceğiz, farklı etkinliklerle ses getirerek ve tüm iletişim kanallarında duyurusunu sağlayarak kamuoyunda ve sektörde bir duyarlılık yaratacağız. Ancak bu hareketin burada kalmayacağına, duyarlı şeflerimizin ve tüketicilerimizin katılımıyla çığ gibi büyüyeceğine inanıyoruz.”
Metro Toptancı Market Türkiye Genel Müdürü Kubilay Özerkan, toplantıya katılan tüm restoran temsilcileri ve şeflere teşekkür ederek, “Her birlikte büyük bir adım atıyoruz. Şeflerimizin duyarlılığı ve desteği bu projeyi hak ettiği yere getirecektir. Bugün burada bizimle olan tüm sektör temsilcilerinin halihazırda bu alanda duyarlılığı ve uygulamaları var. Biz istiyoruz ki, onların bu bilinç düzeyini tüm sektör ve ülkede yaygınlaştıralım” dedi.