Güneş dünyamızın enerji ve ışık kaynağı, o olmasa ne yapardık? Güneşsiz bir yaşam düşünebiliyor musunuz, mağaza değince benim için güneş “aydınlanma” teknikleridir.
Görsel mağaza tasarımının bence en vazgeçilmez ve en teknik detayı olan “ışık” konusu, sürekli araştırdığım ve gelişmeleri yakından takip ettiğim bir konudur. Işıklandırma ve ilgili alanlarda yıllardır gönlümün sultanı olan Philips’in bu sene Euroshop ‘ta yine eşsiz çözümlerini görmek ve detaylı bilgi almak bana fuarın en keyifli zamanlarını yaşattı.
Philips standında Perakende Sistem Uzmanı Görkem Kızıltan ile yaptığım söyleşi benim için çok aydınlatıcı oldu. Perakende sektöründe oyunu kuran yeni bir sistem geliştirmişler, “indoor positioning” sistemi, nedir yani bu sistem derseniz, mağaza içinde ürünlerin veya reyonların aydınlatılması kullanılan Philips LED aydınlatma üniteleri, müşterilerin akıllı telefonlarına sinyal göndererek, müşterilerinin mağaza içinde aradıkları ürünü kolayca bulmalarını sağlamakta. Yani binlerce metrekare büyüklüğünde bir süpermarkette dolaştığınızı ve bir ürün aradığınızı düşünün ve elinizdeki akıllı telefonunuz şıp diye sizi aradığınız ürünün reyonuna götürüyor. İnanılmaz gibi görünen bu sistem, telefonunuza indireceğiniz bir aplikasyon ile kolayca kullanılabiliyor.
Philips ayrıca müşterilerinin özeline gösterdiği saygıdan dolayı, bu aplikasyon için hiçbir özel bilgi istemiyor, bu yöntemle müşterilerin özel bilgileri toplanmıyor, depolanmıyor, kullanılmıyor.
Nasıl ki güneş dünyamızı aydınlatırken, ısıtırken ve milyonlarca canlıya hayat verirken hiçbir şey talep etmiyorsa, bu uygulama da müşteriden hiçbir şey beklemeden sadece müşterinin mağaza içinde daha kolay, rahat ve keyifli alışveriş etmesine yardım ediyor. Bence Euroshop 2017’nin en ilgi çeken teknolojik gelişmelerinden biri Philips “Indoor Positioning” – “Mağaza içi konumlanma” diye tercüme edebileceğim bu yeni sistemiydi.
Ayrıca bir de benim gibi aktif iş hayatı boyunca merdivenlere tırmanıp vitrinde ve mağaza içinde ürün aydınlatma spotlarını ayarlamak zorunda kalan görselcilere bir müjdem daha var… Ne mi, tüm sıcak aydınlatma ünitelerini artık cep telefonumuza yüklenen bir aplikasyon ile vitrinin önüne geçip, ufak birkaç parmak hareketiyle uzaktan kontrol edebileceğiz. Yani istediğimiz ürün üzerine istediğimiz açıda ışığı yansıtmak için sadece, birkaç ufak parmak hamlesi dışında yapmamız gereken bir şey yok. Bu gelişme, benim için bir başka gerçekleşen rüya. Vitrinde ve mağaza içinde ürünlerinizi en iyi anlatan hikayeyi tasarlarsınız, manken ve dekor malzemeleri ile hikayenizi uygularsınız ve en can alıcı nokta ise ürününüze doğru yerden, doğru şekilde, doğru açı ve doğru armatür ile gerekli ışığı eklemektir. Phillips yıllardır bize ışık tasarımı anlamında en fazla destek veren firma, bu yıl yine bizleri düşünerek işimizi daha az zahmetle, daha başarılı yapmamıza olanak sağlayan çözümleri üretmiş. Yine de beni stantta yakaladıklarında daha neler yapabiliriz diye uzun uzun soru yağmuruna tuttular, elbette yeni fikirlerimi onlarla paylaşmak benim için son derece keyifliydi ve bir sonraki Euroshop heyecanımı şimdiden ateşledi.
Aklıma gelen bir diğer detay ise reyonunuzdaki ürünleri aydınlattığınız gibi bir de reyonunuzun üstünü yani reyon üstü tavanda LED ile farklı renklerde aydınlatma yaptığınızda müşterinin o reyonu ve ürünleri fark etme oranı nerdeyse ikiye katlanıyor, bu bilgi de bu yazımın bonusu olsun tüm mağazacılara.
İşini aşkla yapan insanlar ve firmalar ölümsüzdür değil mi?
* Genel anlamda sektörde aydınlatma diye geçen bu terimi bilerek ve özellikle “Aydınlanma” olarak değiştirdim. Yıllardır seminerlerimde böyle kullanıyorum, çünkü mağazacılar bazen Aydınlat-ma! diye anlayabiliyorlar ve mağazada ışık detayına hiç önem vermiyorlar.