Ana Sayfa Gündem Yapay zeka, perakendeyi nasıl değiştirecek?

Yapay zeka, perakendeyi nasıl değiştirecek?

Yapay zeka ve robotik yazarı, gazeteci Şule Güner ile perakendenin geleceğini, yapay zekanın sektöre nasıl avantajlar sağladığını konuştuk.

Röportaj, AVMDergi.com

Yoğun bir rekabetin yaşandığı perakende sektörü, yapay zekaya odaklanmış durumda. E-ticaretin büyük bir hızla yükselişi bir yana, yapay zeka teknolojilerinin perakende sektöründe uygulamaları, sektöre de benzeri görülmemiş bir süreç vadediyor. Görüntü işleme, öngörü – veri analitiği, doğal dil işleme, chatbot- diyalogsal yapay zeka, makine öğrenmesi, optimizasyon, otonom araçlar, robotik süreç otomasyonu gibi pek çok yeni kavram, perakendenin daha çok gündemine girdi. Yapay zeka ve robotik yazarı, gazeteci Şule Güner, perakendenin geleceğini, yapay zekanın sektöre nasıl avantajlar sağladığını AVMDergi.com için anlattı.

Şule Hanım, perakende sektörü için verileri analiz etmek neden önemli?
Tüm dünya artık verilerden anlam çıkarmanın peşinde. Fiziksel mağazalar buluta taşınıyor. Bu da perakendenin baştan aşağı, mümkün olan her süreçte dijitalleşmesi anlamına geliyor. Elde edilen verileri bulutta taşıyarak “Bu veri yığınlarıyla neler yapabilirim?” sorusunu sorma zamanı. Zira artık süreçleri otomatize etmek rekabet bakımından yetmiyor. Veriyi gerçek zamanlı analiz etmek, bir de buna yapay zekayı eklemek, genel olarak perakendede müşteri deneyimi, öngörme, stok yönetimi, tedarik zinciri ve daha pek çok süreçte yardımcı oluyor. Maliyetleri düşürüyor, süreçleri hızlandırıyor ve kolaylaştırıyor.

Yapay zekanın katkısını somut örneklerle anlatır mısınız?
Çok sayıda komut kullanımı var. Makine öğrenmesi ve derin öğrenme tüm operasyonlarda öngörü geliştirilmesine neden oluyor ve sizi rakiplerinizden farklılaştıran bir unsur haline getiriyor. İşe pazarlamadan başlayacak olursak, CRM’lere yapay zeka desteği vermek öngörüsel analitik yapmanızı sağlayacak. Böylece müşterilerinizin hangi ürünlerle ilgilendiği içgörüsünü ortaya çıkaracak. Hatta online tavsiyelerle müşterilerinizin ilgilenmediği ürünlere ilgisini de çekebilirsiniz. Günümüzde perakende markaları müşterilerin ilgisini online ortamda daha çok çekiyor. Hatta müşteri fiziksel ortamdan, yani mağazadan memnuniyetsiz ayrılmışsa bu durumu online’da tersine çevirme imkanınız var. Görüntü işleme perakende için altın niteliğinde. Makine öğrenmesi görüntüleri kullanarak müşteri memnuniyetini mağaza içinde ölçümleyebilir. Derin öğrenme duygu analizi yapabilir. Artık nöromarketing denilen bir kavram var. Bir e-ticaret sitesinin kurgusu, banner’ların nasıl konumlandırılacağı bile makine öğrenmesine bırakılmış durumda. Çünkü bir marka tüketiciyi 7 saniye içinde sitede tutmak zorunda.

Diğer yandan geri bildirimler hayati önem taşıyor. Müşteri hizmetleri geri bildirimini telefon görüşmesi sonrasında yapılan ankette alma yönteminin sonuna yaklaşıyoruz. Keza chatbot kullanımında büyük bir artış yaşanıyor. Müşteri hizmetlerinin önemli bir kısmını oluşturan chatbot’ların çeşitli nedenlerden her zaman başarılı sonuçlar verdiğini göremiyoruz ne yazık ki. Yine de bu yöntemi kullanan firmalar, iş yükünün belirli kısımlarını makinelerle çözebilme noktasına geldi.

Gelelim raf düzenlemesine… Makine öğrenmesini kullanarak bazı ürünleri ön plana çıkarabilir, stok planlamanızı buna göre yapabilirsiniz. Burada da insanların içgüdüsel yaklaşımlarını ölçebiliyorsunuz. Mağazacılıkta tüketicinin daha çok sağ kasayı tercih etmesi davranışının çok daha fazlasını ölçümleyen bilişsel yöntemlerden bahsediyoruz.

Stok yönetimi de perakendecilik için kilit bir nokta. Sensörlerle birleşen makine öğrenmesi, stok tutma ve depolardaki ürün yerleştirme işini sizin yerinize yapabilir. Böylece depoya ne kadar ürünün sığabileceğini, hangi büyüklükteki kutunu hangi rafa sığabileceğini size söyleyebilir. Anlayacağınız artık hiçbir süreç, rastgele veya insan gözüne göre hesaplanmıyor.

Tedarik zinciri sürecini doğru yönetmemiz gerektiğini, pandemide acı bir şekilde öğrendik. Geride bıraktığımız dönemde bu süreci en iyi yönetenler gerekli önlemleri daha önce almış olanlar, risk analizini doğru yapmış olanlar veya gerçekle karşılaştıktan sonra hemen harekete geçebilenler oldu.

İşte bu noktada en zorlu iş süreci lojistik kısmına düştü ki, pandeminin en yoğun olduğu dönemde personelde yaşanan bulaşılar ve çalışma alanlarında sosyal mesafenin korunması gerekliliği büyük güçlükler ve sorunlar oluşturdu. Bazı süreçlerde insan mevcudiyetinin azalması gerekti. Bu aşamada makine öğrenmesi ve derin öğrenmeden yararlanan yerli-yabancı pek çok yazılım ve fiziksel ürün de ortaya çıktı.

Artık hem depolarda hem de dış mekanlarda otonom akıllı robotlardan yararlanmaya başladık. İnsan ve makinenin birlikte çalıştığı, sürecin emek yoğun kısmını makinelerin de üstlendiği operasyonlara başladık.

Dijitalleşme süreçleri biliyorsunuz işlerin daha ekonomik ve daha hızlı olmasını amaçlıyor. Yine lojistik kısmında araçların bir noktadan diğerine gitmesi için makine öğrenmesinden yararlanarak ürün veya hizmetin en kısa yoldan ve en hızlı şekilde ulaştırılmasını sağladık. Yapay zekanın kullanıldığı tüm bu yenilikler, pandeminin bize getirileri oldu, diyelim.

“Otonom robotlara ilgi somutlaştı”

Türkiye’deki perakende sektörü yapay zeka kullanımına nasıl ayak uydurdu? Firmalar nasıl hareket aldı?
Mevcuttaki raf düzenlemesi, stok bildirimine dönük ürünler sadece Türkiye’deki zincir mağazalarla değil, yurt dışından da büyük markalara iş birliğine gitti. Otonom robotlara olan ilgi somutlaştı. Online perakendeciler, pazaryerleri başta olmak üzere pek çok marka, oluşan otonom yerli kargo robotu pazarından faydalanmaya başladı.

Görüntü işlemeyi kullanarak firmaya özel çözümler geliştiren pek çok yeni girişim de var. Bu girişimlerin de markalara hizmet vermeye başlayacağını yakında göreceğiz.

Perakende bizim ekonomimizin büyük bir ayağı ve doğruyu söylemek gerekirse, yapay zeka desteğini bu ayaktaki dijitalleşme sürecine dahil etmek kotarabileceğimiz bir iş. Bu yüzden sadece büyük ölçeklerin değil, küçük ölçekli firmaların da bu çözümlerden yararlandığını görüyoruz. Perakendede yapay zekayı A’dan Z’ye tüm operasyonlarda daha sıklıkla göreceğiz.

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz